SON PAYLAŞILANLAR

Site içi arama

BULUNAN SONUÇLAR...

10 Eylül 2014 Çarşamba

0 GPS-Nivelman Yöntemi ile Jeoid Yüksekliği Belirleme

Jeodezik amaçlı GPS gözlemlerinde, uydulara dayalı olarak ölçülen yükseklikler ve rölatif yükseklik farkları Dünya Jeodezik Sistemi-1984 (WGS84) elipsoidine dayalı olarak elde edilen değerlerdir. Ancak, pratik yüksekliklerin bulunabilmesi için elipsoid yüzeyi ile fiziksel yeryüzü arasında bir geçiş yüzeyinin dolayısıyla jeoidin tanımlanması gerekmektedir. Bu şekilde elipsoid yüksekliği, ortometrik yükseklik ve jeoid yüksekliği arasında,

h=H+N

biçiminde bir ilişki mevcuttur.

Burada,

h          : Elipsoidal yükseklik,
H         : Ortometrik yükseklik,
N         : Jeoid yüksekliği,


olarak tanımlanmaktadır (Bkz. Şekil). 

Ortometrik, elipsoidal ve jeoid yükseklik farkları arasındaki ilişki
Kaynak: Taktak F., Güllü M., Afyonkarahisar'da GPS gözlemleri ve nivalman ölçüleri yardımıyla yerel jeoid profilinin çıkarılması, Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 2006, 7, 166-181.

0 Jeoid Belirlemede Kullanılan Veriler ve Yöntemler

Jeoid, yoğunluğun ve kütle dağılımının bir fonksiyonu olup, jeoid belirlemede kullanılan veriler, yeryuvarı içerisindeki kütle yoğunluğunun dağılımını yansıtmaktadır. Jeoid yüzeyi, yeryüzünün genelinde ya da bir bölümünde değişik ölçme teknikleri ile elde edilen veriler kullanılarak belirlenebilir. Jeoidin, nokta profil ya da bir yüzey şeklinde belirlenmesi mümkündür. Genel olarak jeoid belirlemede kullanılan veri kaynakları ile, gözlem büyüklükleri Çizelge 1’deki gibi sıralanabilir.

Çizelge 1. Jeoid Belirlemede kullanılan veri kaynakları ve en çok kullanılan yöntemler
Jeoidi belirlemek için yukarıda sözü edilen yöntemlerden en uygunu, eldeki verilerin çeşitliliğine ve istenen presizyona göre belirlenir. Örneğin, GPS ve nivelman ölçmelerinin var olduğu bir yerde GPS/Nivelman yöntemi uygundur. Öte yandan, gravite değerleri elde edilmişse ve presizyonlu bir jeoid belirlenmesi isteniyorsa kombine yöntem seçilebilir.

Kaynak: Taktak F., Güllü M., Afyonkarahisar'da GPS gözlemleri ve nivalman ölçüleri yardımıyla yerel jeoid profilinin çıkarılması, Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 2006, 7, 166-181.

0 Jeodezide Yükseklik Sistemleri

Jeodezi de yükseklik sistemleri genel olarak teorik (bilimsel) ve pratik yükseklikler olarak tanımlanmaktadır. Jeoid, teorik bir kavram olup, yeryüzü noktalarına göre konumu bilinmediğinden değişik varsayımların kabulü ile bilimsel yükseklikler tanımlanmıştır. Bu yükseklikler jeopotansiyel, dinamik, normal, ortometrik ve elipsoidal yüksekliklerdir.

              Jeopotansiyel yükseklik,  yeryüzündeki bir noktadan geçen nivo yüzeyinin Wp potansiyeli ile jeoidin W0 potansiyeli arasındaki kilogal * metre biriminde verilen potansiyel farktır.
              Dinamik yükseklik, jeoid ile nivo yüzeyleri arasındaki jeopotansiyel farkın, gravite ivmesine bölünmesi ile elde edilen yüksekliktir.
       Normal yükseklik, yeryuvarının gerçek gravite potansiyelinin, normal gravite potansiyeline eşit olduğu (W=U), yerin gerçek gravitesinin, normal graviteye eşit (g=γ) ve dolayısıyla bozucu potansiyelinin olmadığı (T=0) varsayımlarına göre hesaplanmış yüksekliktir.
              Ortometrik yükseklik, fiziksel yeryüzündeki bir noktanın ortometrik yüksekliği, noktadan geçen çekül eğrisi boyunca jeoide olan normalin uzunluğudur (Bkz. Şekil).
              Elipsoidal yükseklik, Elipsoidal yükseklik, jeoid yüzeyinden olan ortometrik yükseklikten jeoid yükseklikliği kadar farklıdır (Bkz. Şekil). 

Elipsoidal (h) ve ortometrik (H) yükseklik 
Kaynak: Taktak F., Güllü M., Afyonkarahisar'da GPS gözlemleri ve nivalman ölçüleri yardımıyla yerel jeoid profilinin çıkarılması, Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 2006, 7, 166-181.

9 Eylül 2014 Salı

0 Plankote Nedir?

Plankote, projelere altlık teşkil etmek amacıyla hazırlanan, arazinin topografik durumu ile birlikte tüm detayları kapsayan haritalardır. Bu arazinin belirli aralıklarla, sistematik olarak kotların belirlenmesi amacıyla yapılan çalışma ve sonuç ürün olarak meydana gelen, kotlu/ölçekli krokidir. Arazinin yapısına göre belirli aralıklarla ve eğimin değiştiği her noktada alım yapılmasıyla oluşur. Resmi evraklar için kullanılacaksa arazinin bulunduğu il, ilçe, köy, pafta numarası, ada ve parsel bilgileriyle birlikte arazide bulunan mevcut yol, bina, şev, direk, çeşme gibi sembollerle tanımlanan nesnelerle birlikte belirli aralıklarla arazinin mevcut kotları gösterilir.

İstenilen prezisyona göre yaklaşık 3-5 metre de bir detay noktası alınır. Ölçme işlemi bilgisayara veri transferi mümkün olan total station ile yapılır.

0 İrtifak Hakkı Nedir?

İrtifak hakkı Medeni Kanunun 779. maddesinde şu şekilde tanımlanmıştır:

"Taşınmaz lehine irtifak hakkı, bir taşınmaz üzerinde diğer bir taşınmaz lehine konulmuş bir yük olup, yüklü taşınmazın malikini mülkiyet hakkının sağladığı bazı yetkileri kullanmaktan kaçınmaya veya yararlanan taşınmaz malikinin yüklü taşınmazı belirli şekilde kullanmasına katlanmaya mecbur kılar..."

2010/4 sayılı genelgede ise irtifak hakkının tanımı şu şekilde yapılmıştır;

"Medeni Kanun ve ilgili diğer yasalarla tanımlanan hakların, ilgili taşınmaz malların harita ve belgelerinde gösterilmesi ve tescili için yapılması gereken işlemlerdir."

2010/4 sayılı genelge irtifak hakkı haritasını; talebe bağlı olarak yapılacak işlemlerden olarak belirlemiştir. Lisanslı büroların kurulduğu yerlerde arzi irtifak hakkı ile ilgili talepler için ilk başvuru bu büroya (bürolardan birine) yapılır. Eğer lisanslı büro kurulmamışsa başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır. Ayrıca şahsi irtifak hakkı için talep edilecek haritalar için de başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır.

*İrtifak hakkı işlemi; teknik yönü olması nedeniyle kadastro müdürlüklerini; tescili gerektirmesi nedeniyle de tapu müdürlüklerini ilgilendirmektedir.

* İrtifak hakları şahsi ve arzi olmak üzere ikiye ayrılır.

- Şahsi İrtifak Hakları

Mülkiyet hakkına sahip bulunmayan bir kişinin lehine kurulan irtifak haklarıdır.

Şahsi irtifak haklarında genelde tek bir taşınmaz vardır. Yani, arzi irtifak haklarında olduğu gibi karşılıklı iki taşınmaz söz konusu değildir. Birden çok taşınmaz bu hakkın konusu olsa dahi bunlar karşılıklı değildir. Bu hak şahıs lehine kurulur.

Şahsi irtifak hakkında şahıs, gerçek ve tüzel kişi olabilir.

-Arzi İrtifak Hakları

Arzi irtifak hakları, bir taşınmaz aleyhine başka bir taşınmaz lehine kurulan irtifak çeşididir (MK.md.779). Bu haklara "Taşınmaz İrtifakı" da denir.

Arzi irtifak haklarında karşılıklı iki taşınmaz vardır. Bunlardan lehine irtifak kurulan taşınmaza hakim (yararlanan) taşınmaz, aleyhine irtifak hakkı kurulan taşınmaz ise hadim (yükümlü) taşınmaz denir.

Arzi irtifak hakkı, belli bir şahıs lehine değil, belli bir taşınmaz lehine kurulduğu için yararlanan (hakim) taşınmaza sahip olan irtifak hakkına da sahip olur. Buna karşılık yükümlü taşınmazı sonradan iktisap edenler de bu yükümlülüğe katlanmak zorundadır.

Arzi irtifak, lehine kurulduğu taşınmaza bağlanmıştır. Ondan ayrı olarak devredilemez. Taşınmazın devrinde de bu hakkın devrinin istisna (ayrık) tutulması mümkün değildir.

Geçit Hakkı, başkasının arazisinden geçmek hakkıdır.

Bu hak Medeni Kanunun 747 ve 748. maddelerine göre bir irtifak hakkı olarak tapu siciline tescil olunabilir. Aynı zamanda kadastro müdürlüğünce çalışmayı gerektirecek teknik yönü de bulunan geçit hakkı, uygulamada en çok rastlanan irtifak hakkı çeşididir.

Bu hak, bir şahıs veya taşınmaz lehine kurulabilir. Şahıs, gerçek veya tüzel kişi olabilir. Müşterek mülkiyette, bir paydaşın tek başına bu hakkı tesis etmesi mümkün olmayıp, tüm paydaşların işleme katılması gerekir.

5 Eylül 2014 Cuma

0 Birleştirme (Tevhit) nedir?

Birleştirme (tevhit) 2010/4 sayılı genelgede; "Birbirine bitişik birden çok parselin bir parsel haline dönüştürülmesini ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır.
Birleştirme işlemini teknik ifadelerle tanımlamak gerekirse;

Birleştirme (tevhit); tapu kütüğünün ayrı ayrı sayfalarında kayıtlı, birbirine bitişik, iki ya da daha fazla parselin, ilgilisinin talebi üzerine İmar Yasasının 15. ve 16. maddeleri gereğince tek bir parsel numarası altında birleştirerek, kütüğün ayrı bir sayfasına tescili ile tek bir tapuya bağlanması işlemidir.

2010/4 sayılı genelge birleştirmeyi; talebe bağlı olarak yapılacak işlemlerden olarak belirlemiştir. Lisanslı büroların kurulduğu yerlerde birleştirme için ilk başvuru bu büroya (bürolardan birine) yapılır. Eğer lisanslı büro kurulmamışsa başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır.

2 Eylül 2014 Salı

0 Lisanslı Harita Kadastro Bürolarında Yapılan Talebe Bağlı İşlemler

Talebe bağlı işlemler kısaca ilgilisinin talebi üzerine yapılan işlemler olarak tanımlanabilir. Talebe bağlı işlemler;
  • Plan örneği,
  • Aplikasyon,
  • Parselin yerinde gösterilmesi,
  • Birleştirme (Tevhit)
  • İrtifak hakkı,
  • Cins değişikliği,
şeklinde sıralanabilir. Bu işlemlerden plan örneği kadastro müdürlükleri tarafından karşılanır. Diğer işlemler ise; lisanslı harita bürolarının kurulmuş olduğu yerlerde bu bürolar tarafından; lisanslı büroların kurulmadığı yerlerde kadastro müdürlükleri tarafından karşılanır.

Plan örneği, aplikasyon ve parselin yerinde gösterilmesi tescil yönü olmadığından tapu müdürlüğü ilgilenmemektedir. Birleştirme, irtifak hakkı ve cins değişikliği işlemleri teknik yönü olması nedeniyle kadastro müdürlüklerini (vede lisanslı büroları); tescili gerektirmesi nedeniyle de tapu müdürlüklerini ilgilendirmektedir.

Lihkab talebe bağlı işlemler, lihkab iş kapsamı, lihkab büroları ne iş yapar, hangi işleri lihkab yapar, lihkab sınavı ne zaman, lihkab sınavı olacak mı, lihkab iptali

 
Telif Hakkı © 2017 Tüm hakları saklıdır. HARİTA ONLINE
Bu site Blogger tarafından desteklenmektedir.